Bugün farklı bir konuyu sizlere aktaracağız. Konu Anadolu Üniversitesi. Bir çok kişiyi ilgilendiren, ilgilendirmeyenleri de bilgilendiren bir haber olacak. Bize ulaşan yazılı bilgiye göre okurumuz Üniversite de yapılan bir takım değişiklikler ile zarara uğradığını kendi üslubunca dile getirmiş. İddialar yeni değil. Daha önce değişik basın organlarında da yer almış. Bizlere aktarıldığı içinde yer vermek istedik. Biraz sert üslupta olan yerlerini yumuşatarak konunun anlaşılabilmesi ve bir sonuca ulaşabilmesi için sizlerle paylaşıyoruz.

İŞTE O İDDİA;

“Anadolu Üniversitesi 2021-2022 Güz Dönemi Açıköğretim Fakültesi Dönem Sonu sınavında yıllardır uyguladığı kişiye özgü kitapçık uygulamasından vazgeçmiştir. Sistemin terk edilmesi ile yıllardır öğrencilerin sınavlarını daha az oturumda tamamlayabilme imkanı elinden alınmış, üniversite büyük bir maliyete katlanmak zorunda kalmıştır.
Kişiselleştirilmiş kitapçık sistemi sayesinde örneğin 3 dersi olan öğrenci tüm derslerini 1 oturumda tamamlayabilmekte iken, yeni uygulamada derslerin farklı oturumlara dağılması durumunda öğrencinin 2- 3 oturumda sınava girmesi gibi durumlar ortaya çıkmış, aşağıdaki tablodan da görüleceği gibi oturum bazlı öğrenci sayısı artmıştır.
İlgili durum, üniversite yönetiminin sınav süreçlerini yürüten Bilgi İşlem Merkezinde çalışan nitelikli birçok personeli başka birimlere görevlendirmesi, birim içi huzursuzluk oluşturmuştur ve yanlış kararlar alınmasından dolayı olmuştur.
Üniversitenin açıkladığı veriler ve yapılan çıkarımlar ile üniversitenin 2021-2022 Öğretim Yılı güz dönemi ara ve dönem sonu sınavına ilişkin elde edilen tahmini veriler aşağıdaki gibidir.

Yukarıdaki tablodan da görüleceği gibi aynı sayıda tekil öğrencinin sınava girdiği iki sınav arasında üniversite yönetiminin kişisel kitapçık uygulamasından vazgeçmesi nedeniyle büyük farklar oluştuğu gözükmektedir. Üniversite yönetiminin kasım ayında görevli ücretlerini %100’e yakın zam yapması ile iki katına çıkan sınav maliyeti kişisel kitapçık uygulamasından vazgeçilmesi ile daha da artmıştır.
Üniversite bu uygulama ile;
Pandeminin yeniden bir tavan yaptığı dönemde 840.000 öğrenci ve 120.000 görevli, öğrenci ve görevlilerin sınav merkezlerine ulaşımında aileleri de düşünüldüğünde, yaklaşık 1.5 milyon kişi ev ortamından dışarıya çıkmış, kapalı ortamlara sokulmuştur. Devletimizin pandemi ve pandeminin yol açtığı ekonomik koşullar ile var gücüyle uğraştığı bu günlerde üniversite bu kararı ile bu mücadelenin farklı bir yerinde algısı oluşmaktadır. Öğrencilerin sınav merkezlerine erişim maliyetleri ve yaptıkları harcamalar artmıştır. Özellikle şehir dışında ikamet eden dersleri daha çok oturuma dağılan öğrenciler için bu harcamalar daha da fazla artmıştır. İçinde bulunduğumuz bu ekonomik zorlukta, sadece görevliler için fazladan harcanan 26 milyon TL devlet bütçemize aktarılamamıştır. Sınav evrakları baskı süreci, harcanan kağıt, binaların ısınması, lojistik gibi daha birçok maliyet kalemi de eklendiğinde bu rakamın çok büyük değerlere ulaşılacağı düşünülmektedir” denildi.
İddialar bu şekildeydi. İddialara göre bu bilgileri aktaran kişinin de Üniversite dışından olmadığı tahmin ediliyor. Zira bu taraz istatiski verileri ve bilgileri dışarıdan birisin çok fazla bilmesi mümkün olmayacaktır diyoruz. Ve Anadolu Üniversitesindeki sıkıntının yetkililer tarafından yumuşatarak yayınladığımız bu iddialarla ilgili gerekli incelemeleri yapacağını düşünüyoruz. Sakalım önümüzdeki günler neleri beraberinde getirecek?